Her Şey Darmadağın Olduğunda
Her şeyin darmadağın olması bir tür sınama ve aynı zamanda bir tür şifadır.
2016 yılında darbe girişimi olduğunda, ben de pek çoğumuz gibi süreçten çok derinden etkilendim. Meclis binasına yapılan saldırıların sesleri evimizden duyuluyor, camlar zangır zangır titriyor, o zamanlar birkaç aylık olan Dia koltukların altına saklanıyor, bense ne yapacağımı şaşırıyordum.
O ilk geceyi atlattıktan sonra çalıştığım Bakanlık’ta da etkileri hissedilmeye başladı. Tanıdığımız insanların görevlerinden alınması, herkesin üzerindeki tedirginlik, yeni uygulamalar... Sinir sistemim altüst oldu. Uykusuzluk ve huzursuzluk yaşamaya başladım. Hayatımın en zorlayıcı dönemlerinden biriydi. Yoga pratiğimi bıraktım. Bana iyi gelen şeyleri yapmayı bıraktım. Şimdi görüyorum ki çok korkuyordum. Ama bunu o zaman bilmiyordum. Sakinleşmek için sadece yiyordum, içiyordum ve uyuşuyordum.
Zaman içinde daha da kötüleştim. Oysa tekrarlayan depresyon ve anksiyete döngüsünden yeni yeni çıktığımı hissediyordum. Yoga eğitimimi yeni tamamlamıştım ve yeniden güçlü hissediyordum. Ama sonra tepetaklak oldum. Tek düşündüğüm şey, "Bunun bir çözümü olmalı, bir şey yapmalıyım, biz biriz, beraberiz." idi. Boyumdan büyük işlere kalkıştım.
Sonradan anladım ki, insan başkasına ve çevresine destek olmak istiyorsa önce oksijen maskesini kendine takmayı öğrenmeli… Önce kendini iyi etmeli.
Dağınıklığın Ardından Düzen Gelir Mi?
Her şeyin darmadağın olması bir tür sınama ve aynı zamanda bir tür şifadır. Meselenin bu sınavı geçmek veya bu sorunu alt etmek olduğunu sanırız, ama gerçek şu ki meseleler gerçekten çözülmez. Bir araya gelirler ve darmadağın olurlar. Tekrar bir araya gelirler ve tekrar darmadağın olurlar. İşte böyle olur. Şifa, bütün bunların olması için yer bırakmaktan gelir: keder için yer, rahatlama, bedbahtlık, sevinç için yer bırakmak.
Pema Chödrön- Her Şey Darmadağın Olduğunda
O sürecin sonunda kendimi bir hastanenin acil servisinde, iğnelerle sakinleştirilmeye çalışılırken buldum. Sonra başka bir hastane, ilaç tedavileri… Bu benim için bir dönüm noktası oldu. Hayatımın yönü değişti, bu bir uyanış gibiydi. Kendime ve kendi gerçeğime bir uyanış. Korkularıma rağmen ve korkularımla beraber yürüdüğüm bir yol başladı.
Korkuyu Bastırmak Yerine Ona Yer Açmak
Sonraki birkaç yıl içinde korkunun, heyecanın ve kaygının yükseldiğini hissettiğimde, bunları bastırmak veya hissetmemek için başka bir şeyler yapmaya çalışmak yerine, onlara yer açmayı öğrendim.
Bunu yaparken bilişsel çalışmaların yanı sıra yoga ve somatik çalışmalar bana çok destek oldu. Anladım ki bedenim rahat, zihnim sakin olduğunda, korku da kaygı da geliyor ve geçiyordu. Bir kaos, terör veya karmaşa yaratmadan.
Savaşmadan, kaçmadan, teslim olmadan… Sadece izin vererek ve bırakarak.
Sonra beslenmenin de etkilerini fark etmeye başladım. Kafein, şeker, kötü yağlar ve hamur işlerinin bedenimde nasıl bir stres yarattığını gözlemledim:
Zihin bulanıklığı
Kalp çarpıntısı
İç sıkıntısı
Uyuşukluk
Bunları yavaş yavaş hayatımdan çıkardım. Sonra Ayurveda ile tanıştım ve bu 5000 yıllık antik tıp sisteminin bakış açısı, bedensel farkındalıklarımı açıklamama yardımcı oldu ve bana yol gösterdi.
Sonra da bedenim, zihnim, ruhum benimle iş birliğine başladı. Beni yönlendirmeye, kendi gerçeğime doğru götürmeye başladı. İşte o zamandan sonra ben başkalarına da destek olabilmeye, topluluğum ve çevrem için bir şeyler yapmaya başladım. Kendi kabımı belli bir ölçüde doldurabildikten sonra.
Her Şey Darmadağın Olduğunda Zemini Hissetmek İçin Öneriler
Bugün, belki siz de içinden geçtiğimiz bu zorlayıcı süreçte her şeyin dağıldığını ve kaybolduğunuzu hissediyorsanız ve bir taraftan da hepimiz için, ülkemiz için bir şeyler yapmak istiyorsanız sizinle, öncelikle kendinizi dengeli ve sağlam hissetmenize yardımcı olabilecek birkaç öneri paylaşmak istiyorum:
💫 Öz şefkati kendinize bolca sunun.
Bu tür zamanlarda zorlanmanın çok normal olduğunu sık sık kendinize hatırlatın.
💫 Sistemlerle, insanlarla kavga etmeyi bırakın, yolunuza bakın.
Kendi değerlerinize uygun eylemlerde bulunarak enerjinizi kendi ışığınızı çoğaltmaya harcayın.
💫Bedeninizi hareket ettirin.
Her gün en az 30 dakika tempolu yürüyüş yapın. Sinir sisteminizin dengelenmesine destek olun.
💫 Stimüle edici yiyeceklerden uzak durun.
Kahve, alkol, cips, çikolata, kola gibi aşırı stimüle edici gıdaları bırakın veya minimize edin.
💫 Yoga yapın.
Sinir sistemini dengeleyen hareket ve nefes çalışmalarını hayatınıza adapte edin.
💫 Doğada vakit geçirin.
Doğanın üzerimizde dengeleyici bir etkisi var. Ağaçlara dokunun, su sesi dinleyin, toprağa basın.
💫Benzer önceliklere ve hassasiyetlere sahip insanlarla bir araya gelin.
Paylaşabilmek için sizin gibi hisseden insanlarla eğitimlere, buluşmalara, çemberlere katılın. Çevrenizdeki insanlar sizin kadar etkilenmediği için sizde bir gariplik olduğunu düşünmeyin.
💫 Sosyal medya detoksu yapın.
Sürekli haber akışı ve uyarıcı içerikler, sinir sisteminizi yorabilir. Gün içinde birkaç saatlik sosyal medya molaları verin.
💫 Sindirimi zor gıdalardan kaçının.
Duygusal zorluk yaşadığınızda kırmızı et, süt ürünleri, çiğ yiyecekler bedeninize ağır gelebilir. Daha hafif ve sindirimi destekleyen besinleri tercih edin. Ağır yiyeceklerle zencefil, zerdeçal, kişniş, kimyon gibi baharatlar kullanın.
Bilmeme Haline Yer Açmak
Bu sürecin neye hizmet ettiğini bilmiyoruz. Manevi kaynaklarınıza yaslanın, dua edin, güvenin.
Bir şeyin bize zevk vereceğini düşündüğümüz zaman, gerçekten ne olacağını bilmeyiz. Bir şeyin bize bedbahtlık vereceğini düşündüğümüz zaman da bilmeyiz. En önemlisi bu bilmeme için yer bırakılmasıdır. Yardımcı olacağını düşündüğümüz şeyi yapmaya çalışırız. Fakat bilmeyiz. Asla yere mi serileceğiz, yoksa dimdik ayakta mı duracağımızı bilmeyiz. Büyük bir hayal kırıklığı yaşandığı zaman, bunun hikayenin sonu olup olmadığını bilmeyiz. Bu büyük bir maceranın başlangıcı olabilir.
Pema Chödrön- Her Şey Darmadağın Olduğunda
Bugün sizlerle bunları paylaşabiliyorsam, bu çok zor süreçlerden geçerken öğrendiklerim sayesinde. Dilerim ki paylaştıklarım size de ilham olur ve içinizdeki güce inanarak harekete geçmenize destek olur.
Bu süreçte Yoga ve Ayurveda’dan fayda göreceğinizi düşünürseniz aşağıdaki programlarda bize katılabilirsiniz.
4 Haftalık Sinir Sistemi Düzenleyici Yoga Programı (16 Nisan - 7 Mayıs 2025)
Ayurvedik Reset: Ayurveda Temelli İlkbahar Arınma Programı ( 5 - 11 Mayıs 2025)
Detayları linkler üzerinden inceleyebilir ve ön kaydınızı yapabilirsiniz.
Sevgilerimle,
Müge Erkan