Doğumumdan beri dünya güneş çevresinde 39 tur attı ve 40. turuna yarın başlıyor.
Bu sayı, Dünya’nın yaklaşık 4.5 milyar yılda Güneş’in çevresinde attığı yaklaşık 4.5 milyar turun yanında ne kadar küçük, ne kadar nazik bir sayı… Kendi yaşamım, bu devasa zaman ve dönüş döngüsünde, görünmez, anlık bir ışık parlaması sadece.
Yine de tüm karmaşası, güzelliği ve zorluklarıyla sadece bana ait.
Dünya Sessizce Dönmeye Devam Etti…
Düşünsenize, yaklaşık 4.5 milyar yıl önce, genç bir yıldızın etrafında dönen sıcak ve lavlarla kaplı bir gezegendi Dünya. Yüzeyi, sürekli değişen bir kaos içindeydi; zamanla, yavaş yavaş soğudu, sertleşti ve üzerinde yaşamın ilk kıvılcımları belirmeye başladı.
Derin okyanuslarda, tek hücreli mikroskobik canlılar ortaya çıktı; atmosferde karbondioksit ve metan hakimken, ilkel bakteriler sayesinde yavaş yavaş oksijen birikmeye başladı. Dünya yaşam için daha elverişli hale geldi ve canlılar evrimle çeşitlendi.
Yeryüzü, kıtaların sürüklenmesiyle şekillendi; devasa dağlar yükseldi, vadiler aşındı, okyanuslar genişledi. Dinozorlar milyonlarca yıl boyunca dünyanın hakimi oldu; ardından dev bir göktaşının çarpmasıyla tarih sahnesinden çekildiler.
Dünyada bir şeyler sürekli yıkıldı ve yeniden yapıldı…
Bu kaostan yer altına saklanabildikleri için kurtulan memelilerin yükselişi başladı sonra, bitkiler çeşitlendi; kuşlar gökyüzünü doldurdu.
İnsanlık ortaya çıktı, ateşi buldu, dili ve kültürü geliştirdi.
Medeniyetler kuruldu, yıkıldı, yeniden doğdu.
Savaşlar oldu, barışlar yaşandı…
Tüm bunlar olurken Dünya hiç acele etmeden, hiç durmadan dönmeye devam etti.
Güneş’in çevresinde, sessizce bir tur daha…
Ve sonra bir noktada ben doğdum.
Anladığım kadarıyla yaşamdan bir de;
Müge olarak gelip geçmek üzere.
Sevmek, korkmak, üzülmek, sevinmek, yaslar yaşamak, kıskanmak, kızmak, öfkelenmek, başarmak, kaybetmek, mutluluklar ve mutsuzluklar tatmak üzere.
Öğrenmek üzere…
Bebektim, denedim, yanıldım, öğrendim, büyüdüm.
Toplum beni şekillendirdi. Annem, babam, öğretmenlerim...
Ait olmak istedim. Sevilmek istedim.
Aşık oldum, terk edildim.
Arkadaşlıklarım oldu, bazıları bitti.
Evlendim, ayrıldım.
İşim, şehrim değişti.
Yeni maceralara atıldım; kararlı adımlar attım.
Cesur da oldum, korktum, bocaladım da bazen.
Doyasıya yaşadım bazen, bazen de yataktan çıkamadım.
Yarattım, paylaştım, tükettim.
Sevdim, sevildim, sevmedim, sevilmedim.
Ne çok şey oldu..
Ve oluyor.
Aynı dünya, sessizce dönmeye devam ederken…
Şimdi 40. turum başlarken isteğim,
Ben de dünya gibi
Hiçbir şeyi itmeden, çekmeden
"Öyle olmaz, böyle olmaz" demeden
Yaşamın içinde ve yaşamla beraber;
Sadece dönmeye devam edeyim.
Evrimimi sürdüreyim.
Kabulle.
Şefkatle.
Sevgiyle.
En çok da kendime.
Yeni yaşımda kendim ve bunları okuyan herkes için dileğim...
Sessiz kabullerimiz, yargısız zamanlarımız, boşluklarımız, temiz gözyaşlarımız olsun…
Kalbimizde kendimize ve insanlığa daimi özveri, şefkat, anlayış olsun…
Bencillikten uzak, kalpten bir varoluş haliyle yaşayalım.
Yaşamın mucize çocuğu olduğumuzu bilerek,
Acelesiz bir zarafetle yolumuza devam edelim.
Kalbimizdeki kırıklıklar bir daha acımamak üzere iyileşsin,
Güvenelim, sevelim, sevildiğimizi hissedelim…
Yaratımlarımızda özgün olalım, kalbimizden akanları cesaretle paylaşalım,
Para için çalışmayalım, kalbimizden akanların getirdiği bereketle yaşamayı sürdürelim…
Savaşların eksik olmadığı bu dünyada,
İç barışımızı hiç kaybetmeyelim.
"Ben" derken "sen", "sen" derken "ben" diyebilelim…
Orta yolu arayan tarafta kalmayı seçelim.
Bunu yapmaya gönlü olmayanları kolaylıkla uğurlayıp,
Bizi sevgiyle tutamaya gönüllü olanlarla bir arada olalım…
Ve her ne yaşarsak yaşayalım, her ne olursa olsun,
Kalbimizdeki o ferah yeri hep bulabilelim…
Evimize hep dönebilelim.
İyi ki doğdum o halde.
İyi ki doğduk. Buradayız.
Kendimize eşlik etmenin, kendimizle bu maceraları yaşamanın, büyümenin, öğrenmenin, gelişmenin daima çok güzel ve keyifli olmasını diliyorum.
Yolculuğumda bana eşlik ettiğiniz için teşekkür ederim.
Sizlerin de aynı hislerde olmanızı temenni ediyorum :)
Sevgilerimle
Müge.
Mutlu yaşlar ve iyi dilekleriniz için teşekkürler